Diz İçi Liposuction

Diz Çevresi Liposuction

Liposuction veya Türkçe söylemi ile liposakşın hemen herkesin bildiği ve çok sık uygulanan bir yöntemdir.

Yıllar boyunca yağ fazlalıkları vücut estetiğini ve insan sağlığını kötü etkileyen bir unsur olmasına rağmen zayıflama dışında bir tedavisi tam olarak bulunamamıştır. Ancak bir de inatçı ve bölgesel yağ fazlalıkları vardır ki bunlar zayıflamak ile düzelmez.

Liposuction bölgesel yağların alınmasında çok faydalı ve kolay bir yöntemdir.

Diz içi yağ fazlalığı

Dizlerin çevresinde biriken yağ fazlalıkları bacakların kalçadan ayak bileğine kadar düzgün bir şekilde daralan sütun görüntüsünü bozar. Diz içlerindeki yağ fazlalıkları da daha alt kısımlar ince olduğunda bacaklarda eğrilik varmış izlenimi verebilir. Diz içleri (tıbbi terimi ile diz mediyali) yağların kolay toplandığı ve zor eridiği bölgelerdendir. Özellikle kadınlarda diz içi fazla yağ sık görünürken erkeklerde genellikle nadirdir.

Tedavisi

Yağ fazlalığının tedavisi bu fazlalığın bir şekilde alınmasıdır. Yağlar ameliyatlı veya ameliyatsız yöntemler ile alınabilirler. Ancak şu anda yaygın olarak ameliyatlı tedaviler uygulanmaktadır ve ameliyatsız olanlar hala araştırma evresindedir.

Ameliyatlı tedaviler

Teorik olarak deri kesilerek içindeki yağlar alınabilir ve daha sonra deri tekrar dikilebilir. Ancak bu yöntem önerilmez çünkü çirkin bir iz bırakma olasılığı vardır. Özellikle estetik amaçlı tedavilerde mümkün olduğu kadar görünen bir iz bırakmamakta yarar vardır.

Liposuction

Özellikle diz içi yağların alınmasında liposuction en uygun metoddur. 2 mm çapındaki bir delikten girilerek bu yağlar alınabilir. Deneyimli bir elde yapıldığında iz bırakmaz ve şekil bozukluğu olmaz. Klinikte uyutulmadan lokal anestezi ile yapılabilir ve hasta ameliyattan hemen sonra günlük hayatına devam edebilir. Liposuction cihazları çeşitlidir. Vaser (vaser lipo), laser (lazerli liposakşın) veya su püskürtmeli cihazlar vardır. Usta bir elde hangi cihazın kullanıldığı önemli değildir ve hepsi ile ayni sonuç alınır.

 Ameliyatsız tedaviler

Ne kadar küçük olur ise olsun ameliyat daima masraflı ve korkulan bir olaydır. Özellikle diz içi ve çene altı gibi bölgelerin yağlarını ameliyatsız olarak yok edebilmenin yolları araştırılmaktadır.

Yağ eriten ilaç enjeksiyonları

Son yıllarda yağ eritici ilaçlar üzerinde yoğun çalışmalar vardır. Deoksikolik asid (deoxycholic acid) isimli kimyasal maddenin yağ içine enjekte edildiğinde yağları erittiği bilinmektedir. Bu ilaç Kybella ismi ile ABD de satılmaktadır ancak yasal olarak Türkiye’de bulunmamaktadır. Maliyeti yüksektir ve düzensizlik olabilir.

Ultason, laser ve soğuk uygulaması ile yağların eritilmesi

Çeşitli ticari cihazlar ile deri üzerinden yapılan ameliyatsız tedaviler ile yağlar bir miktar eritilebilir. Ancak bu cihazları etkisi sınırlıdır ve tam sonuç alınabilmesi için tekrarlanan tedaviler gerekir. Bu da maliyeti önemli ölçüde arttırır.

Özet

Dizdeki yağ fazlalıkları için diz içi liposuction en uygun seçenektir. Günübirlik olarak hastanede yatmadan lokal anestezi ile yapılabilir ve kişi ayni gün işinin başına dönebilir.

Aşırı şişmanlık ve estetik

Aşırı kilolu olma tıp dilinde obezite, halk arasında ise şişmanlık olarak bilinir. Genellikle ağırlığınız boyunuzun santim kısmından fazla değilse normal kiloda sayılırsınız. Örnek verirsek 175 sm boyundaki bir kişi 75 kiloya kadar  normal ağırlıkta kabul edilir. Bilimsel olarak boy ve ağırlık arasında bir oran olması gerekir. Bu oran BMI olarak bilinir.  Vücut kütle göstergesi (veya indeksi) diye adlandırılır. İnternette “BMI calculator” olarak arama yaparsanız çok sayıda sitede boy ve kilonuza göre bu hesabın kolayca yapılabildiğini görürsünüz. Örnek verecek olursak 175 cm boyunda ve 75 kg ağırlığındaki bir kişinin BMI değeri 24,5 dir.

Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) na göre BMI değeri 24,9 a kadar olan kişiler nomal kilolu, 25 veya daha fazla değeri olan kişiler ise fazla kiloludur. Fazla kilolu olmak obez olmak anlamına gelmez. Ancak BMI değeri 30 veya daha yukarısında ise böyle kişiler obez olarak tanımlanır. Örnek vermek gerekirse 175 cm boyundaki bir kişi 76 kg a kadar normal iken 77 kg da fazla kilolu olmaya başlamakta ve 92 kiloya geldiğinde obez kabul edilmektedir.

Obezlik kendi içinde üç dereceye ayrılır. Birinci derece obezlik BMI 30 da başlar. İkinci derece obezlik BMI 35 de başlar. BMI 40 veya üzerine üçüncü derece obez denilir. Gene örnek verecek olursak 175 cm boyundaki bir kişi 92 kilo ise birinci derece obez, 108 kiloya geldiğinde ikinci derece obez ve 123 kiloya çıktığında ise üçüncü derece obez kabul edilmektedir. BMI değeri yükseldikçe şişmanlığın zararlı etkileri de artmaktadır.

Biz estetik cerrahlar şişmanlara belli bir düzeyde yardımcı olabilmekteyiz. Büyük memeleri küçülterek, şişman ve sarkmış karnı toparlayarak ve fazla yağları alarak vücut görüntüsünü daha hoş bir hale getirebiliyoruz. Ancak bu ameliyatların hiçbiri aşırı yüksek BMI değerlerini normale getiremez. Başka bir deyişle çok şişmanlar estetik ameliyatlar ile normal kilolara gerileyemezler.

Şişmanlığın en iyi tedavisi diyet ve düzenli egzersiz ile fazla kilolardan kurtulmaktır. Gerçek hayatta bunu herkes başaramamaktadır. Şişmanlık tedavisi için sindirim sisteminde değişiklikler yapan çeşitli ameliyatlar vardır. Bu ameliyatlar çok etkili bir biçimde zayıflama sağlar fakat estetiğin dışında genel cerrahiyi ilgilendiren ameliyatlardır.

Şişmanlıktan normal hale dönüş sağlık üzerinde çok olumlu etki yapar ancak vücut görüntüsünü bozabilir. İleri derecede kilo vermiş kişilerde deride ve vücut parçalarında sarkmalar ortaya çıkar. Bu sarkmaların derecesi verilen kilo miktarı ile orantılı olarak artar.

Burada bir konuyu yanlış anlamamak gerekir. Vücudum bozulmasın diye fazla kilo vermeyin demiyoruz. Normal düzeylere (yani BMI 25 veya altına) gelene kadar zayıflamak gereklidir. Söylemek istediğimiz fazla kilolar zayıfladıktan sonra bile estetik sorunlara yol açtığı için mümkünse baştan kilonuzu çok arttırmamak için önlem almanızdır. Eğer kilonuz kontrolsuz bir şekilde artıyor ise daha ikinci derece obez iken mide küçültme veya daraltma operasyonlarını düşünmeye başlamalısınız.

Aşırı kilolardan kurtulan herkese ihtiyacı var ise sarkma ameliyatları yapılır. Ancak ciddi merkezlerde yapılan çalışmalar 45 kilo veya daha fazla zayıflamış kişilerin estetik ameliyatlarının sorunlu olmaya başladığını göstermiştir. Bu nedenle size önerimiz normal kilonuzun 40 veya daha fazlası üzerine çıkmadan gerekli önlemleri (diyet veya mide ameliyatları) alarak zayıflayın. Bu durumda sarkmaları düzeltmek için yapılacak estetik ameliyatlar daha güvenli olacaktır.

Günümüzün en ciddi hastalığı olan şişmanlık sağlığımızı ve güzelliğimizi tehdit etmektedir.


//

Fazla Yağlardan Nasıl Kurtuluruz?

Yağ Fazlalıkları

Şişmanlık estetiği bozan en önemli faktörlerden biridir. Asrın hastalığı diye adlandırılan bu durum özellikle gelişmiş ülkelerde  insan sağlığını tehdit etmektedir. Obezite olarak da isimlendirilen aşırı kilolu olma hali tedavisi zor bir durumdur. İlaçlar ve bazı hastalıklar nedeni ile olanları ayırırsak pek çok kişide obezitenin nedeni  günümüzün değişen yaşam koşulları ve beslenme alışkanlıklarımızdır. Gıda sektörü sentetik olarak lezzeti arttırılmış, dayanıklı ve bol kalorili gıdaları özendirmektedir. Modern hayatımızın ayrılmaz parçası olan nakil araçları ve alışveriş merkezleri tüm ihtiyaçlarımıza zahmetsizce ulaşma fırsatı tanımaktadır. Günümüz insanı çok az enerji harcayarak hayatını sürdürebilmektedir.

Şişmanlığın tedavisi ideal olarak yaşam tarzı ve gıda alımını düzelterek yapılmalıdır. Ancak bu her zaman mümkün olamamaktadır. Hayatı tehdit edecek derecedeki şimanlık için bazı durumlarda cerrahi müdahale ile yardım gerekebilir. Genel cerrahi uzmanları tarafından yapılan bu operasyonlarda sindirim sisteminde geçici veya kalıcı değişiklikler yapılır. Ameliyatlı kişiler yedikleri gıdaların bir kısmının sindirilmeden atıldığından veya mide boyutları azaltıldığı için fazla miktarda yiyemeyerek zayıflarlar. Bu işlemlerin insanın normal anatomisine uymadığı açıktır. Ancak ölümcül sonuçları önlemek amacı ile bazı hastalarda bu operasyonlar uygulanmaktadır. Yararları olmakla birlikte bu operasyonlar ciddi riskler de içerirler.

Estetik Cerrahi şişmanlığa bölgesel tedaviler ile yaklaşır. Büyük memeler meme küçültme (reduction mammaplasty) ile şişman ve sarkık karınlar ise karın germe (abdominoplasti) ameliyatı ile düzeltilebilir. Her iki ameliyatın da insan vücudunu bir bütün olarak zayıflattığı söylenemez.

Obezite dışında sık rastlanan bir durum da vücudun belli bölgelerinde yağ toplanmasıdır. Bu bölgeler basen, bel, karın, sırt, bacaklar, kalçalar ve kollar olabilir. Gıdı dediğimiz çene altı bölgesi de yağ toplanmasına elverişlidir. Bölgesel yağ toplanması olan hastalar zayıfladıklarında vücudun diğer kısımları iyice eridiği halde sorunlu bölgeler hala daha yağlı olabilmektedir. Estetik görünümü bozan bu durum için çözüm yalnız bu bölgedeki yağların azaltılmasıdır. Bu işlem cerrahi ile veya ameliyatsız olarak yapılmaya çalışılır.

Ameliyat ile bölgesel yağların alınması

Liposuction (yağ aldırma)

Deri çıkartılmadan yalnız altındaki yağlar alınır. Bu işlem küçük deliklerden deri altına sokulan borular ve vakum pompaları ile yapılır. Yardımcı olarak ultrason ve laser de kullanılabilir. Liposuction ameliyathanede yapılması gereken bir operasyondur.

Ameliyatsız yöntemler ile bölgesel yağların eritilmesi

Ameliyatsız olarak bölgesel yağları eritme arayışları çok eskidir. Dışardan masaj yapmanın veya deri üstüne sürülen maddelerin etkinliği kanıtlanmamıştır.

Yağların içine eritici madde enjekte edilmesi

Yağların dışarıdan yapılan enjeksiyonlar ile ameliyatsız eritilmesi konusunda uzun süredir çalışmalar yapılmaktadır. Tıp dilinde lipoliz (lipolysis – yağın eritilmesi) denilen bu işlem bazı gözlemler sonucu ortaya çıkmıştır. Çeşitli tedaviler için kullanılan bazı ilaçların (isoproterenol, yohimbine, aminophylline, collagenase ve phosphatidylcholine gibi) enjekte edildikleri bölgelerde yağları erittikleri farkedilmiştir. Bunlardan phosphatidylcholine Avrupada ticari olarak satılmakta ve çeşitli ülkelerde yağları eritmek için kullanılmaktadır. Bu maddelerin Amerika’da kullanımına henüz izin verilmemektedir. Etkinlikleri ve güvenli olup olmadıkları konusunda yeterli araştırma ve bilgi mevcut değildir.

Radyofrekans (RF) ile yağ eritme

Mikrodalga fırınlarda da kullanılan radyofrekans elektromanyetik dalgalar grubundadır. Isıtıcı güce sahip bu dalgalar deri altındaki yağ dokularına odaklandıklarında deriyi yakmadan altındaki yağ dokularını ısıtarak eritebilmektedir. Bu işlevi yapan cihazlar şu anda kullanılmaktadır. Değişik derecelerde ağrıya neden olabildikleri ve çok seanslı tedaviler gerektirdikleri için henüz tam kabul görmemişlerdir.

Dondurarak yağları eritme

Deri üzerinden verilen soğuk dalgaları ile deri altındaki yağları dondurarak parçalanma ve erimelerini sağlayan cihazlar geliştirilmiştir. Bir süredir kullanılmakta olan bu cihazların etkinlikleri tartışma konusudur.

Dışarıdan laser ışını vererek yağları eritme

Gelişen laser teknolojisi anestezi olmaksızın deri dışından verilen laser ışınları ile deri altı yağların eritilmesine olanak vermektedir. Tedavinin başarılı olması için tekrarlayan seanslar gerekmektedir. Bu cihazların da etkinlikleri henüz tam kanıtlanamamıştır.

Ultrasound (yüksek frekanslı ses dalgaları) ile yağları eritme

Taş kırmadan görüntülemeye kadar çeşitli kullanım alanları olan ultrasound deri altındaki yağların eritilmesi için de kullanılmaktadır. Etki mekanizmaları titreşimler ile yağ hücrelerini parçalamak ve ısı üreterek yağ hücrelerini eritmek olarak özetlenebilir. Piyasada yüksek veya düşük enerjili, değişik frekanslarda, yaygın etki eden veya bir noktaya odaklanabilen cihazlar mevcuttur. Ayaktan uygulanan bu tedavilerin yararlılığı ve yan etkileri henüz tam belirlenmemiştir

Özetle yağları ameliyatsız olarak ayaktan uygulanan bazı tedaviler ile eritmek kulağa çok hoş gelmektedir ve bu konuda yoğun araştırmalar yapılmaktadır. Halen dünyadaki pek çok plastik cerrah gibi Prof. Dr. Ege Özgentaş da liposuction ile daha güvenli ve daha başarılı sonuçlar alındığı inancındadır. Yeni teknolojik ürünlerin ve ilaçların zamanla daha mükemmel hale gelmeleri kaçınılmazdır. Ancak günümüzde yağları eriten cihaz veya ilaçların güvenilir kaynaklar tarafından test edilip etkinlikleri onaylanmadan ve istenmeyen etkileri tam olarak belirlenmeden mucizevi buluşlar gibi takdim edilmelerine kuşku ile yaklaşılmalıdır.


//

Kalın bacaklarda estetik

Kalın Bacak Estetiği

İdeal bacak

Güzel kabul edilen kadın bacaklarında en bombeli kısım kalçanın en kabarık kısmına karşılık gelen kısımda yani belin hemen alt yan tarafında olmalıdır. Buradan başlayarak hafif bir kavis ile bacaklar dizlere doğru incelmelidir.

Şişmanlık bacaklarda kalınlaşmaya yol açar. Bazı kadınlarda özellikle basen diye adlandırılan bölge yağ biriktirmeye müsaittir. Birçok kadında zayıflama sonrası vücudun diğer bölgelerindeki yağlar eridiği halde basen bölgesinde hala yağ fazlası kalarak estetiği bozan bir görüntü ortaya çıkabilir. Ayrıca bel altında yanda bir kabarıklık, daha sonra bir girinti ve basen bölgesinde de bir çıkıntı olması sık görülen durumlardır.

Diz çevresi ve diz üstü bölgedeki yağ fazlalığı ve şişmanlığın tedavisi yağların alınması ile yapılır. Bunun en yaygın yöntemi liposuction (yağların vakum ile alınması) dır. İlgili yazıya linki tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Bacak İnceltme Estetiği

Şişmanlık her koşulda estetiği bozan bir durumdur. Şişman insanların bacaklarının da kalın olması sık rastlanan bir durumdur ve burada özel bir tedaviden bahsetmek gereksizdir. Öncelikle kişinin normal kilosuna dönmesi gereklidir. Ancak kilosu normal olduğu halde vücudun belli bölgelerinde zayıflamakla erimeyen inatçı yağ birikintilerinin olması herkesçe iyi bilinen bir durumdur. İşte böyle durumlarda estetik bozukluktan bahsedebiliriz.

Hormonların etkisi ile genellikle yağlar erkeklerde vücudun kalçaların üzerindeki üst kısımlarında kadınlarda ise vücudun alt kısımlarında daha fazla toplanma eğilimindedir. Irklara da bağlı olmakla birlikte kadınlarda basen adı verilen ve kalçanın hemen altında yan taraflarda yağ toplanmaları iyi bilinir. Daha önce de belirttiğimiz gibi kadın silueti dolgun göğüs, ince bel, geniş kalça ve buradan muntazam olarak dize kadar incelen bacaklar olduğu zaman estetik bir görüntü kazanır. Buna karşılık kalçaların altında bir girinti ve bunu takip eden bacakların yanlarındaki çıkıntı (basen) ideal kadın vücudu görüntüsünü bozar.

Kalın bacakların doğal yollar ile inceltilmesi şişmanlık dışında mümkün değildir. Çünkü normal kilolu ama kalın bacaklı kişilerde kilo vermek vücudun üst kısımlarının deforme olup çirkin görünmesine yol açar. Bu durumda çare olarak uzun süre yalnızca bacaklardaki fazlalığı giderecek bölgesel incelme yöntemleri araştırılmıştır. Örnek verecek olursak:

Bacak yağlarını eriten hareketler

Çeşitli fiziksel egzersizler ile bacak yağlarını eritme yolları denenmiştir. Fiziksel egzersizler kasları geliştirir ve enerji ihtiyacı için vücuttaki yağları yakar. Ancak bu eritilip yakılan yağların hangi bölgelerde olacağını belirlemek elimizde değildir. Ayrıca çok çalıştırılan adaleler genişler ve bu da bacakların daralması yerine genişlemesine yol açabilir. Kadınlarda atletik belirgin kasları olan bacaklar çekici olmaz.

 Bacak inceltme aletleri

Bunlar bacakları çalıştıran egzersiz aletleri olabildiği gibi bölgesel masaj yapan makinalar, bölgesel korseler, bazı kremler ve buna benzer uygulamalar denenmiştir. Bunların hiçbirinin tam olarak istenilen sonucu verdiği ispatlanamamıştır.

Liposuction Bacak İnceltme

Liposuction yani yağların vakum gücü kullanılarak içi boş borular (kanüller) yardımı ile küçük deliklerden emilerek dışarı alınması tıpta önemli bir gelişme olarak ortaya çıkmıştır. Tabii buna yağı yerinden kopartıp dışa alabilecek güçte vakum yaratabilen cihazların teknik olarak yapılabilmesi önemli katkı sağlamıştır. Bu yöntemin en önemli avantajı yalnızca birkaç milimetrelik deliklerden yapıldığı için belirgin bir iz bırakmamasıdır.

Lazer lipoliz bacak inceltme

Burada deri altına lazer ışını veren küçük borular sokularak yağlar ısıtılıp eritilir. Daha sonra da vakum ile dışarı alınır.

Ultrason (vaser) ile bacak yağlarını eritme

Burada da deri altına ultrason yani ses titreşimleri vererek yağları ısıtıp eriten çubuklar sokulur ve sıvı haline gelen yağlar daha sonra vakum ile dışarı alınır.

Yukarıdaki her iki yöntem de yağları tahrip edip bir daha kullanılamaz hale getirmektedir. Oysa günümüzde yağ dokusunun ziyan edilmemesi gereken çok değerli bir dolgu maddesi olduğu bilinmektedir. Bu nedenle Prof. Dr. Ege Özgentaş daha çok yağları en az tahrip eden klasik liposuction yöntemi ile bacak inceltme yöntemini tercih etmektedir.

Ameliyatsız bacak inceltme

Çeşitli haber kaynakları ve sosyal medyada sık olarak duyulan yağları ameliyatsız olarak eritme terimi kulağa çok hoş gelmektedir. Bu iş için çeşitli cihazlar geliştirilmiş ve piyasaya sürülmüştür. Bu cihazlar yağları dışarıdan dondurarak veya çeşitli fiziksel dalgalar ile dışarıdan eritip parçalayarak çalışırlar. Ancak deriye zarar vermeden bu işi yapabilmeleri için ancak çok sınırlı bölgelerde sınırlı bir erime sağlayabilmektedirler. Bacak inceltilmesi için de bu cihazlar kullanılmaktadır ancak günümüz koşullarında elde edilen yarar liposakşın işlemindeki kadar belirgin olmamaktadır.

Bacaklarım çok kalın, inceltmek için ne yapmalıyım?

Yukarıdaki soruyu şişman olmadığı halde daha ince ve güzel bacaklara sahip olmak isteyen kadınların sık olarak sorduğuna şahit olmaktayız. Bacakların kalınlığı iki nedene bağlı olabilir:

  1. Bacak kaslarının çok gelişmiş olması
  2. Deri altı yağ dokusunun fazla olması
  3. Hem kas hem de yağ dokusu fazlalığı

Atletizm ile uğraşan kadınlarda bacak kasları gelişir ve bacaklar kalınlaşır. Daha çok erkeksi bir görünüm verdiğinden estetik açıdan kabul görmez. Bu durumu gidermek için botulinum toksini uygulanabilir ancak kasların felç olması çok daha ciddi olumsuz etkiler yaratır. Deri altı yağ dokusu fazlalığı en sık rastlanılan durumdur ve tedavisi yukarıda anlatıldığı gibi yapılır. Hem kas hem yağ dokusu fazlalığı da sık görülmez ve yalnız yağların alınması ile sağlanan yarar ile sınırlı kalınır.

Kalın baldırlar

Bacaklar çok biçimli olduğu halde diz altındaki baldır kısmının kalın olması kilosu normal kadınların ciddi bir estetik sorunudur. Özellikle uzun çizmeler giymek istediklerinde kalın baldırları istedikleri modeli bulmalarında zorluk yaratabilmektedir. Buna geçici çözüm botulinum toksini kullanılarak bulunabilmektedir. Baldır kaslarının dış kısımlarına enjekte edilen botulinum toksini buradaki adale liflerini felç ederek incelmelerine yol açmaktadır. Bu şekilde baldırlarda belirli ölçüde incelme olabilmektedir.

Özetler isek kalın bacakların inceltilmesi günümüz koşullarında belli bir ölçüye kadar mümkün olmaktadır. Ancak bu işlem normal vücut ağırlığına sahip yani şişman olmayan kişilerde estetik olarak olumlu sonuçlar vermektedir.


//

Diz altı ince bacaklarda estetik

Bazı kadınlarda diz üstü kısımlar normal olduğu halde diz altı bölgesi çok ince olabilir. Bu durum bacak estetiğini olumsuz etkiler. Tedavide diz altı bölgeleri doku enjeksiyonu ile kalınlaştırılır. Daha seyrek olarak baldır bölgesine protez konularak kalınlaşma sağlanabilir.

Prof. Dr. Ege Özgentaş tedavide hastanın kendi yağını bu bölgeye enjekte etmeyi tercih etmektedir.


//

Farklı görünen (asimetrik) bacaklarda estetik

Asimetrik Bacaklar

İki bacağın birbirinden farklı görünmesi yani asimetrik oluşu daha çok kalınlık farkından veya uzunluk farkından kaynaklanabilir.

İki bacak arasında farkedilir kalınlık farkı olması nadirdir ve genellikle hastalık veya yaralanmalar sonucu ortaya çıkar. Çocuk felci veya benzer sinir sistemi hastalıkları kaslarda felç ve buna bağlı büzüşmelere yol açar. Kasları azalan bacaklar daha ince görünür. Bu durum hareket güçlüğü yarattığı kadar estetik görünümdeki olumsuzluk nedeni ile de rahatsızlık yaratır. Çocuk yaşlarda yapılan ameliyatlar da çeşitli nedenler ile bacaklarda inceliğe neden olabilir. Bazı lenf (akkan) hastalıkları da tek taraflı bacak kalınlaşmasına neden olabilir. Nedeni belli olmayan yağ birikmeleri ve doğuştan olan bozukluklar tek taraflı bacak kalınlaşmasına neden olabilir.

Kalınlık farklarının tedavisinde ince taraf kalınlaştırılır, kalın taraf inceltilir veya her ikisi birden yapılabilir. Hastalık veya kazalar sonucu ortaya çıkan asimetrilerde düzeltme hem rekonstrüktif hem de estetik amaçlı olarak yapılır ve öncelik işlevlerin tekrar kazandırılmasına verilir. Eğer bacaklar arasında uzunluk farkı var ise bu daha çok ayakkabı tabanlarına konulan ileve yükseklikler ile düzeltilir. Kemikleri uzatmak da mümkündür ancak bu iz bırakan bir işlem olduğu için estetikten çok rekonstrüktif amaçla yapılır.


//

Eğri (çarpık) bacaklarda estetik

Eğri Bacak Estetiği

Nedir?

Ailesel faktörler ve bazı hastalıklarda bacaklar düzgün görünmeyebilir. En sık rastlanan durum parantez işareti gibi görünen bacaklardır. Diz bölgesinde açıklığı içe bakan yarım çember şeklinde bir görüntü oluşur. Bunun nedeni kemik yapılardaki eğrilik ve/veya diğer dokular (yağ dokusu ve kaslar) daki dengesizlik olabilir.

Tedavisi

Kemik yapılardaki eğriliğin düzeltilmesi ciddi operasyonları gerektirdiğinden genellikle estetik amaçlı olarak çember şeklindeki açıklığın içinin doldurulması tercih edilir. Bu işlem doku enjeksiyonları veya baldır protezleri ile yapılabilir.

Baldır protezleri

Baldır protezleri göğüs protezleri gibi silikondan yapılır. Diz arkasından yapılan küçük kesilerden baldır içine yerleştirilir.

Doku enjeksiyonları

Prof. Dr. Ege Özgentaş eğri bacaklarda silikon protez yerine kişinin kendi dokularını kullanarak yapılan düzeltmeyi tercih etmektedir. Başta yağ dokusu olmak üzere (eğer yapılması düşünülüyor ise) germe ameliyatları sırasında çıkartılan fazla dokular özel olarak hazırlandıktan sonra enjektör ile baldıra enjente edilerek istenilen sonuca varılabilmektedir. Silikon protezlere karşı bazan gösterilen reddettme reaksiyonu vücudun kendi dokularına karşı gösterilmemektedir. Doku enjeksiyonu ile elde edilen baldır estetiği sonuçları daha doğal ve uzun ömürlü olmaktadır.


//